Süresiz Köleliğe Son Verin
‘Nafaka mağdurları’ ekonomisi
Bir ay evli kaldıktan sonra boşandığı eşine ömür boyu nafaka ödemek zorunda kalanlar isyanda. “Boşanmış İnsanlar ve Aile Platformu ”, konuyla ilgili olarak “Süresiz Köleliğe Son Verin” adlı bir kampanya başlattı…
KİMSENİN başına gelmesi istenmez ama boşanma halinde uygulanan ve imkanı olmayan tarafın hayatını kolaylaştıran bir uygulamadır nafaka. Ne var ki, geleneksel olarak mağdur tarafı koruyan bu uygulamanın adaletsizlik yaratabildiğini de unutmamak gerekiyor. Bu nedenle kurulmuş bir platform bile var. Bir grup nafaka mağduru tarafından 2014 yılında yoksulluk nafakasının haksız uygulamalarına karşı kurulan “Boşanmış İnsanlar ve Aile Platformu”, son zamanlarda düzenlediği bir kampanya ile dikkatleri üzerine çekti.
Platformun organize ettiği kampanyanın adı “Süresiz Köleliğe Son Verin”.
Platformun başkam İlknur Birsel Para Dergisi’ne yaptığı özel açıklamada, “Bir ay evli kaldığı kadına, çocuğu olmadığı halde yıllar boyu nafaka ödeyen, defalarca bu yüzden hapse giren mağdurlar var. Bu insanlar borçlarının ne zaman biteceğini bilmeyi hak ediyor” diyor. Boşanmış kadınların işe girdiği halde nafaka alabilmek için sigorta yaptırmadığını belirten Birsel, “Taraflardan sadece birini korumak adına konulmuş, insan hakkı ihlallerine neden olan, insanı depresyona iten yasa bir an önce yeniden düzenlenmeli” diyor.
“NAFAKA İÇİN ÇALIŞIYORUM”
Malatya’da işçi olarak çalışan ve asgari ücretle geçinen Hikmet Çelik, üç ay evli kaldıktan sonra maddi koşulları nedeniyle eşinin kendisini terk ettiğini, halen eski eşine aylık 325 TL nafaka ödediğini söylüyor. Düğün taksiti bitmeden nafaka ödemeye başladığını söyleyen Çelik, eski eşinin kayıt dışı çalıştığını iddia ediyor.
İzmir’de yaşayan Mahmut Karakoç da bir ay evli kaldıktan sonra boşanmış, asgari ücretle çalışan bir işçi. Üç yıldır nafaka ödediğini dile getiren Karakoç, ikinci evliliğinden sonra ödeme yapmakta zorlandığını söylüyor. Çocuğu olduğu bilgisini de paylaşan Karakoç, “Mama alacağıma nafaka ödüyorum diyor.
İstanbul’da yaşayan Aytekin Toprak bir yıl evli kaldıktan sonra şiddetli geçimsizlik sebebiyle eşinden ayrılmış. Belirli bir işi olmadığını söyleyen Toprak, akrabalarının yardımıyla nafakayı zar zor ödeyebildiğini söylüyor. Toprak, “Eski eşim sürekli nafakayı artırma talebinde bulunuyor. Bu durum beni psikolojik olarak yoruyor” diyor.
“ŞARTLAR DİKKATLE İNCELENMELİ”
Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Başkanı Doç. Dr. Emine Sare Aydın Yılmaz, her boşanmanın kendi içinde incelenmesi gerektiğini söylüyor. Bu yıl düzenledikleri III. Uluslararası Toplumsal Cinsiyet Adaleti Kongresi’nde boşanma temasını işlediklerini belirten Yılmaz, “Verilere baktığımızda nafaka ve velayet konularının boşanmanın en problemli alanları olduğunu gördük” diyor. Yılmaz, “Nafaka belirlenirken, çocuklu ya da çocuksuz olma, kısa ya da uzun süreli evlilik, kusur derecesi gibi parametrelerin dikkate alınması gerekiyor” diyor.
Avukatlar ne diyor?
Oğulcan ARISOY / Aile Hukuku Avukatı
“Sosyal devlete uymaz”
Kısa süren evliliklerde bile yoksulluk nafakasının ömür boyu ödenecek olması diğer tarafın büyük tepkisine sebep oluyor. Medeni Kanun’da eskiden bir yıl süre ile sınırlı olan yoksulluk nafakası, Kanun’un 175. Madde’de yapılan değişiklik ile “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek eş süresiz olarak nafaka isteyebilir” hükmü ile süresiz bir şekilde düzenlendi. Bu hüküm neticesinde çok kısa bir süre dahi evli kalan eşlerden biri ömür boyu bir borcun altına giriyor. Bu durum sosyal devlet anlayışı ile bağdaşmıyor.
Enver Başar AKDOĞAN / Avukat
“Yargıtay ilamı bekleniyor”
Ankara 5. Aile Mahkemesi üç ay evlilik birliğini sürdüren bir çiftin boşanması ile kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmetti ancak bu nafakayı kadının çalışabilecek konumda olduğunu belirterek iki yıl süre ile sınırlı tuttu.
Bu karar hakkında Yargıtay’ın ilamı bekleniyor. Eşler arasında eşit kusur olması halinde dahi kadın olan eşe yoksulluk nafakasına hükmedilmesi erkek eşlerin adalet sistemimize güvenini zedeliyor.
Mustafa Emre Selek