Stresle koyun koyuna yaşamak
Stresle koyun koyuna yaşamak
Stres aile yaşamı, sosyal hayat ve iş koşulları çevresinde sabah kalkar kalkmaz “günaydın” diyerek karşımıza çıkıyor. Nereye baksak stresle karşılaşıyoruz. Sanki birileri bizi takip ediyor duygusunun derinliklerinde bir yaşamı paylaşmak zorunda kalıyoruz.
Yaşam sürecimiz ve iş hayatımız bizleri neredeyse stresle koyun koyuna bir yaşam sürdürmeye zorluyor. Bu istenmeyen, istenmediği halde vazgeçme şansı olmayan zorlukların üstesinden gelmek için, en uygun karşı koyma yöntemi asla motivasyonumuzu kaybetmeden, dişe diş mücadele etme yöntemidir. Çok basit gibi görünen bu temenniye göstereceğimiz tepki aslında bizim iç dünyamızı ve strese karşı koyma konusundaki becerimizi gösterir. “Nasıl gösterir?” sorusunu “nasıl yanıtlarsan öyle gösterir” sözleriyle karşılık vermek bile, bir stratejinin görünmeyen varlığından söz eder. Varlık kavramının incelikleri bir peyzajın derinlikleriyle içsel dünyamızın daha adı konulmamış bileşenlerin özdeşleşmesidir ve biz insanlar ruhumuzla özdeşleşen güzellikleri hissettiğimiz zaman strese kolaylıkla karşı koyabilir ve üstesinden gelebiliriz; ancak düşünce gücümüzü kullanarak yapacağımız psikolojik bir ön çalışma, neler yapmamız konusunda duygularımızı şekillendirir. Otoriteler bunu ruhsal dengenin sağlanması için sorumluluk bilinciyle paralel hareket etmek olarak adlandırmaktadırlar. Her şeyin bir tanımı olduğu gibi, bu tanımın doğruluğunun ispatlanması uygulama ve sonuç aşamasındaki başarı oranıyla eş anlamlıdır.
Elmas nasıl yontulmadan kusursuz olmazsa insan da acı çekmeden olgunlaşamaz.
Konfüçyüs
Stres nedeni her ne olursa olsun sevgiyle yaklaşmak çok önemlidir. Sevgi stres nedeni ne olursa olsun; ister haklı olun, ister haksız, doğru karar vermeniz konusunda önemli rol oynar. Strese sevgiyle, mantıkla yaklaşmadığınız takdirde, olumsuz etkisi karşısında ne yapılması konusunda doğru düşünemez ve doğru karar veremezsiniz. Stresin başlangıç aşaması önemli olduğundan stres karşısında sarsılmadan yapmanız gereken, stresin nedenini anlamaktır; çünkü bunu anlamak karşı alternatifler üretme düşüncesini geliştirir. Nedeni bilinen düşmanla savaşmak daha bilinçli davranmanızı gerektirdiğinden, asıl amaç önce düşmanı tanımak, ne yapmak gerektiğini düşünerek en uygun şekilde davranmak, stresle baş etmenizi kolaylaştıracaktır.
Aile bireyleri başta olmak üzere, insanlar sanki birbirlerine stres yaşatmak için yarış ederler. Eğer konunun içeriğini sindirmeye çalışırsanız, yapılanların kasıtlı olmadığını fark etmeniz hiç de zor olmaz. Buradaki en hassas nokta, stresten kaynaklanan davranışların mutlaka bir nedeni olduğunun farkına varılmasıdır. Dolaylı olarak bizi uyaran stres, kontrol altına alınmadığı takdirde, yaşam kalitemiz düşer ve hayat daha çekilmez bir hale gelir.
Eğer stres yaşamak istemiyorsak, öncelikle başkalarına stres yaşatacak davranışlardan kaçınmamız gerekir. Bu bir yerde ektiğini biçmek teorisinden hareketle daha mantıklı davranmamız gerektiği bilincinde olmamızı sağlar.
Şikâyet ettiğimiz, rahatsız olduğumuz, bizi mutsuz eden bir duyguyu yaşamak istemiyorsak, başkalarına da bu duyguları yaşatmamayı temel ilkelerden biri olarak karakter yapımıza nakşetmeliyiz. Bunu kendi hayallerimizi yaşamak olarak değerlendirdiğimiz sürece, hayatta sadece biz varmışız gibi hareket etmek çok şey kaybetmemize neden olur.
Egemen duygularımızın başında arzularımız gelir. Başarmak isteğimiz arzularımızın şiddetine göre şekil aldığı gibi, hayallerimize ulaşmada yaşadığımız bu olumsuzluklar yerini strese bırakır. O halde stresin nedenlerinden birisinin altında başarının yattığını söyleyebilir miyiz?
Evet, stres denen olgu başarısızlıkların ve nedenlerinin yaşattığı duygudur. Yaşamın hemen hemen her alanında göstereceğimiz becerisizliklerimizin, hatalarımızın, sorumsuzluklarımızın, dikkatsizliklerimizin karşılığıdır stres. Aniden geri dönerek bir tokat gibi yüzümüzde patlar. Beden dili davranışı olarak algılanan bu harekete, konuşma dilindeki karşılığı yüksek sesle “Sen ne yapıyorsun”dur.
Güzellik çoğu zaman kusurları gizleyen bir örtüdür.
Balzac