Şekerden vazgeçemeyenlere alternatif şekerler
Şeker için en iyi alternatif, bal ve pekmez olduğu hâlde, bazı kaynaklar illa şeker kullanılacaksa ‘Meksika şekeri’, ‘agave nektarı’, hurma şekeri ve şeker kamışı şerbeti kullanımını öneriyor.
İçeriğe Ait Başlıklar
Meksika şekeri
Meksika’ ya özgü, preslenip koni şekline getirilmiş ve kısmen rafine edilmiş kamış şekeri piloncillo veya panela/panocha şekeri var. Bazı kaynaklar, kısmi rafine olması nedeniyle Meksika şekerini övmektedirler. Ancak, bu şekerin GDO’lu şeker kamışından üretilmediğinin hiçbir garantisi yok. Üstelik bu ülke, bir Amerika kıtası ülkesi ise GDO’lu üretim olmama ihtimali daha da azalır.
Süpürge darısı şekeri
Bir çeşidi de Meksika’ya özgü olan, çoğunluğu Doğu Afrika’nın tropik bölgelerinde yetişen sorghum, Türkiye’de ‘süpürge dansı’ olarak bilinir. Yaklaşık 20 çeşit türü olan bu bitkinin; şeker darısı, akdarı, kaynaş/Halep darısı, Sudan otu gibi türleri vardır. 3 metre boya erişebilen bu bitki, aslında bir tahıl türü olup buğday aile-sindendir. Yüksek enerji içermesi nedeniyle, yem bitkisi olarak kullanılır. En yaygın olarak Güney Avrupa, Amerika ve Güney Asya ülkelerinde yetiştiriliyor.
Sıcağa, kurağa dayanıklıdır ve toprak ayırt etmeksizin her tür toprakta ve her türlü iklimde yetişebiliyor. Su ve gübre gerektirmediği gibi, tuzlu ve alkali topraklarda bile yetişebiliyor. Akdeniz iklimi, en kolay yetiştiği iklimlerden biridir. Yüksek enerjili bu bitki, Türkiye’de bazı bölgelerde çok az miktarlarda da olsa, büyükbaş hayvanların yem ihtiyacını karşılamak için yetiştiriliyor. Meksika gibi ülkelerde ise rafine edilmeksizin pudra kıvamında, saf ve çiğ sorghum şekeri üretiliyor. Bu ürün Türkiyede bulunabiliyor mu bilmiyorum, ama belki bu vesileyle üretecek veya ithal edecek kimseler çıkabilir.
Şeker akça ağacı
Şeker akça ağacı (Acer saccharum), genellikle mobilyacılıkta kullanılan ağaçlardan biridir. Akça ağaçların boyları 37 metreye kadar ulaşabiliyor. Kuzey Amerikada yüzyıllardır, şeker akçaağacından şeker üretimi yapılır. Hem rafine edilmiş toz şeklinde, hem de şurup halinde rafine edilmiş şeker piyasada bulunabiliyor. Akça ağaç şekeri de, meyvelerdeki tabiî fruktozdandır. Beyaz toz şekerden, iki kat daha tatlıdır.
Agav veya agave nektarı
Sidney Üniversitesinden glisemik indeks’ kavramım öne sürmüş olan ekip, sağlıksız- beyaz şekerin çok önemli bir alternatifini duyurdular. Agav veya agave nektarı olarak adlandırılan bu şeker, bir kaktüs türü olan ‘sarısabır’ veya ‘sabır otu’ olarak da bilinen bitkiden elde edilir. Agav nektarı, çok düşük glisemik indeksli doğal bir tatlandırıcıdır ve şekerden üç-dört kat tatlıdır, fakat aynı miktardaki şekerde bulunan 16 kalori yerine sadece 4 kaloriye sahiptir.
En azından şimdilik daha az sorunlu gibi gözüken bu şeker/tatlandırıcı kullanılabilir. Ağızda kötü bir tat bırakmadığı söyleniyor. Zaman zaman ürünün ‘doğal’ olduğu belirtilir. Ürünün doğal olması ‘işlenmemiş’ olduğunu, yani rafine edilmediğini göstermez. Agave çölde yetişen ve aynı zamanda tekilanın da ham maddesi olan bir bitkidir. Buna rağmen nektara dönüştürmek için, bazı işlemlerden geçiriliyor. Bu da hakkında şüphelenmek için yeterlidir. Ancak yine de şekerpancarı veya şekerkamışı şekerinden, en azından şimdilik daha sağlıklı olduğunu belirtmeliyiz.
Agave nektarı şurubunun, açık veya koyu renkli olmak üzere iki türü vardır. Koyu çeşitleri pekmez veya karamel gibi bir tada sahipken, açık renklileri daha az tatlıdır. Agavedeki şeker de aslmda, meyvelerin birçoğundaki tabiî fruktozdur. Ancak bu fruktoz, mısır nişastası ile karıştırılan tehlikeli fruktozla aynı değildir. Bazı ‘uzmanlar’ fruktoz eleştirilerine karşı, ‘meyvede de fruktoz var’ gibi sözlerle şirket ağzım kullanırlar. Hâlbuki ikisi arasındaki fark, siyah ve beyaz arasındaki fark gibidir.
Meksika’da Dr. Mercedes Lopez ve ekibinin fareler üzerinde yaptığı araştırmada; agave nektarının kireçlenmeyi önleyebileceği, kemik dokularının oluşumunu büyük ölçüde iyeleştirebileceği, insülin üretimini artıran GLP-1 hormonunu da harekete geçirebileceği iddia edildi.
Tatlandırıcıların tümünden uzak duran biri olarak, şeker hakkında okumalarını beni şekeri bırakmaya itmiştir. Bu kararı verdiğim günden bu yana rafine şekeri tüketmiyorum ve ağız tadım tümüyle yerine gelmiş durumda. Doğrusu ilk günler zorlanacağımı ve çok sevdiğim tatlardan nasıl korunacağımı düşünmüştüm. Ama bu çok sürmedi. Eriştiğim her bilgi ve veri, beni, beyaz rafine şekeri keşfedenlere ve onu hibrit veya GDO’lu hâle getirenlere lânet okuyacak noktalara getirdi. Bazı kimseler, ‘ben şekersiz asla yapamam’ diyor. Siz de böyle insanlardansanız, alternatif şeker kaynaklarını, rafine edilmemiş olanları tercih edebilirsiniz. Ama bu asla bir tavsiye değil, alternatif önerisidir. Bir diğer alternatif ise, şeker kamışı suyudur.
Şeker kamışı suyu
Rafine edilmemiş şeker kamışı suyu önemli bir alternatif olabilir, tıpkı geçmişteki gibi. Şeker kamışından elde edilen şekere kota getirilmesinin ardından, üretilen kamışı pazarlama yolları arayan Adanalı bir girişimci, mengene yardımıyla şeker kamışının suyunu çıkarıp, içerisine eklediği biraz limonla farklı bir lezzete dönüştürür. Rafine edilmemiş saf şeker olması nedeniyle, çok sayıda sağlık sorunu da önlenmiş olmaktadır. En azından reçel ve tatlı yapımı gibi birçok ihtiyaç için, şeker kamışı şerbeti/suyu iyi bir alternatiftir.