Günü birlik geziler yapmanın tam zamanı

İstanbul baharın neşesine teslim olmuşken, günü birlik geziler yapmanın tam zamanı. Şirketler çalışanları için motivasyon gezilerini bu konseptte düzenliyor. Sokaklarda turlarken tarih, kültür, sanat ve yeme-içmenin de keyfine varın.

İSTANBUL için söylenmiş birçok güzel söz var. Napolyon’un ifadesiyle “Dünya bir tek ülke olsaydı başkenti İstanbul olurdu” ya da Alphonse de Lamartine’in ifadesiyle “Dünyaya bir kez bakma imkanın olacaksa sadece İstanbul’dan bak”… Ve şu günlerde İstanbul daha bir güzel. Baharın neşesi şehrin dört bir yanmı sarmış durumda. Parklarında ve bahçelerinde renk renk çiçeklerin açtığı, özellikle lalelerin her yerde dans ettiği İstanbul’da, tarih ve kültür dolu yürüyüş turları yapmanın tam zamanı.

Şirketler de bu güzel zamanları çalışanlarını motive etmek için değerlendiriyor. Şirketlerin insan kaynaklan departmanlarının organize ettiği faaliyetler çoğunlukla ofis dışında gerçekleşiyor; günübirlik geziler de bunların başında geliyor. Genellikle hafta sonları organize edilen bu gezilerde tarih, kültür, eğlence, sanat, yeme-iç-me, yani her şey bir arada. Tur şirketlerinin bu alanda şirketlere sunabileceği pek çok tur rotası mevcut. İstanbul’un Aşk Haritası’ndan tutun da Yeraltı İstanbul’una, Boğaziçi ve yalılardan tutun da Mimar Sinan ve sokak lezzetleri konularına kadar yelpaze çok geniş. Fener-Balat rotası ise bu gezilerin vazgeçilmezi. Önde gelen seyahat firmalarından Fest Travel, bu rotanın ‘Adım Adım İstanbul’ markası çerçevesinde bu sene 28. yılını dolduruyor. Antonina Turizm de şirketlere özel yaptıkları gezilerde açık ara önde olan ve en çok ilgi gören turun Fener-Balat olduğunu ifade ediyor. İstanbul’da yapılan kültür gezilerinden 10 rotayı sizin için derledik. Hepsi birbirinden özel olan tur rotalarında İstanbul’u bambaşka bir gözle gezecek, öğrenecek ve daha çok seveceksiniz…

FENER, BALAT, KARİYE MÜZESİ

İstanbul’un Haliç kıyıları çeşitli kültürleri bir arada barındıran kozmopolit ve tarihi dokusuyla ilgi çekmeyi her zaman sürdürüyor. Son yıllarda art arda açılan lokanta ve kafe gibi tesislerle restore edilerek eski güzellikleri ortaya çıkartılan yapılar da bölgeye ayrı bir çekicilik katıyor. Dar sokaklardan geçerken her köşede ayrı bir fotoğraf karesine fırsat veren dokusu fotoğrafçılar için bulunmaz bir fırsat. Yürüyerek gerçekleştirilen bu gezide müzeler, kiliseler ve şehrin mimari özgünlüğe sahip sokakları sizi bekliyor. Turun ilk durağı Edirnekapı’da bulunan Kariye Müzesi. Bizans resim sanatının son dönemine ait seçkin mozaik ve fresk örnekleri ile bezeli Kariye Müzesi’nde Meryem Ana ve Hz. Isa’nın yaşam hikayesini, Isa’nın mucizelerini uzmanından dinliyorsunuz. Edinekapı sokaklarında yürüyerek programınıza devam ediyorsunuz ve yürüyüşünüz boyunca eski evler, kiliseler ve sinagoglar size eşlik ediyor. Theodosius Surları üzerinden şehrin panaromasma göz atıp, bol bol fotoğraf çektikten sonra Tekfur Sarayı ve Kasturya Sinagogu, Kazasker ivaz Efendi Cami’sini dışarıdan görme şansınız oluyor. İstanbul’un en önemli kiliselerinden biri olan Blahernai Ayazması’nı geziyor, ardından şehrin en eski çarşılarından Balat çarşısı ve sokaklarına doğru yürümeye devam ediyorsunuz. Lonca Mahallesi, Balat fırını, Ferruh Kethüda Camisi ve Surp Hraştagabet Kilisesi’ni de gördükten sonra bir yemek molası vererek Vodina Caddesi üzerinden devam ediyorsunuz. Bu bölgede sırasıyla Ahrida Sinagogu, Balat evleri ve şehrin beşinci tepesinde bulunan Rum Mektebi’ni (Kırmızı Okul), Moğolların Azize Mariası (Maria Muhliotissa) Kilisesi’ni, Dimitri Kante-mir ve Eflak Sarayı’nm hikayesini dinliyorsunuz. Daha sonra ise Fener’e geçerek Yıldırım Caddesi’nden yeni açılan kafele-rin ve antikacıların arasından Fener Rum Patrikhanesi’ne gidiliyor. Son durak Patrikhane kilisesi olan Aya Yorgi Kilisesi. Kariye ve Dolmabahçe Sarayı adlı kitapların yazarı profesyonel turist rehberi Selçuk Eracun, en sevdiği güzergahın burası olduğunu söylüyor.

YELDEGİRMENI, KADIKÖY, MODA

İstanbul’un yükselen değerleri arasında Kadıköy son yıllarda dikkat çekiyor. Uzun yıllar boyunca gündelik yaşamımızda belki de sıradan gelen birçok niteliği artık nostalji duyarak görmeye gittiğimiz Kadıköy çarşısı, her türlü ayak üstü yeme içmenin merkezi durumunda. Sadece sebze meyvenin sunumunun güzelliği için bile bir tur atmaya değiyor. Ayrıca belki de Beyoğlu kadar kozmopolit yapısı ve iyi korunmuş eski evleri ile İstanbul’un güzel bir özetini sunuyor. Bu turda görebileceğiniz yerler arasında şunlar var: Kadıköy Kültür Merkezi, Belediye Binası, Sultan III. Mustafa iskele Camii, Aya Eufemia Ortodoks Kilisesi, Bayezid Kethüda Camii,

Surp Takavor Ermeni Kilisesi, Ingiliz Protestan Kilisesi, Moda, Aya Tria-da Rum Ortodoks Kilisesi, Osman Ağa Camii, Lezzet Durağı: Çiya Lokantasında öğle yemeği ve kapsamlı Yeldeğir-meni yürüyüşü.

MİMAR SİNAN VE SOKAK LEZZETLERİ

Bu tur sizi Tarihi Yarımada’da Süley-maniye, Tahtakale ve Eminönü semtlerinin arka sokaklarında yürüyerek sokak lezzetleri tadımına ve bunları yaparken bu bölgedeki Mimar Sinan’ın öne çıkan eserlerinden birkaç tanesini keşfetmeye davet ediyor. Bunlar Mimar Sinan’ın çıraklık eseri olarak nitelenen Şehzade Camii, kalfalık eseri olan Süleymaniye Camii ve Süleymani-ye Hamamı. Bu turu keyifli bir yürüyüş şeklinde, sokak lezzetlerini ihmal etmeden bol bol fotoğraf çekerek hoş bir hava içinde gerçekleştirdiklerini söyleyen profesyonel turist rehberi Şerif Yenen, Süleymaniye Kuru Fasulyecisi’nde kuru-pilav ve çay molası verdiklerini, tatlı, kahve molası, kokoreç ve çiğ köfte tadımı da yaptıklarını aktarıyor.

YERALTI İSTANBUL’U

“İstanbul’un altında tüneller varmış” türünden cümleler duymaya çok alışığız. Ne kadarı doğru ne kadarı hayal ürünü diye düşünürken böyle bir tura katıldığınızda İstanbul’da yer altında neredeyse yer üstü kadar eser varmış diyorsunuz. Bu tur rotasında İstanbul’un yer altındaki gizli mekanları geziliyor. Bu rotada görülecek yerler şöyle: Myre-laion Kilisesi (Bodrum Camii) ve Rotundası Star İş Merkezi altındaki kalıntılar, Antik Otel Sarnıcı, Çiftesaraylar Sarnıcı, Yerebatan Sarnıcı, Şerefiye Sarnıcı, Cağa-loğlu Sarnıcı’na ait kalıntılar, Peykhane Sokak’taki Bizans Hamamı, Terzioğlu Halıcılık altındaki kalıntı, Binbirdirek Sarnıcı, Nakkaş Sarnıcı, Hip-podrom Sphendone Duvarı ve Sarnıcı, Kütlüğün ve Torun Sokak’taki Büyük Saray altyapı kalıntıları, Bizans dönemine ait faal bir ayazma olan Panagia Hodegetria Ayazması ve kilise kalıntısı.

BOĞAZİÇİ VE YALILAR

Boğaz turları yüzyıllardan bu yana İstanbul’un en gözde güzergahlarının başında geliyor. Padişahların saltanat kayıklarıyla yaptığı gezilerden bugüne devam eden gelenekte hem çay ve simit eşliğinde kültür turları hem de yemekli veya kokteyl ortamında sohbet ederken çevre hakkında bilgi alınabilen kapalı grup organizasyonları yapılabiliyor. Papa 16. Benedictus ve ünlü yazar Umberto Eco gibi isimlere rehberlik yapmasıyla tanınan Dr. Sedat Bornovah bir yandan da alanında önde gelen bir araştırmacı. Boğaziçi hakkında hiç haberdar olmadiğimiz ayrıntıları onun turlarında duyup öğrenmek mümkün.

AŞK HARİTASI

İstanbul’da geçen ve belli mekânlarla özdeşleşmiş aşk hikâyelerini derleyen rehber Saadet Özen, İstanbul’un aşk haritasını çıkarmış ve bunu keyifli bir tur programına uyarlamış. Bunlarm bazılarının adı bilinen ya da bilinmeyen insanların yaşadığı gerçek hikâyeler, bazılarının da romanlardan ve filmlerden çıkanlar olduğunu söyleyen Özen, bu haritayı kitaplaştırmanın da hazırlığını yapıyor. Özen, “Aşk Haritası gezimizin organizasyonuyla Dünyanın Renkleri adlı acente ilgileniyor. Bu geziyi müşterilerine, çalışanlarına hediye edenler oldu. Bunun dışında özel, kapalı gruplara yapıyorum. Güzergâh her seferinde biraz farklı olabiliyor. Çünkü İstanbul’un her yerinde anlatılacak bir aşk hikâyesi var” diyor.

Özen bu gezi güzergâhında önce bir kahvaltı eşliğinde, görüleceklerle ilgili eski fotoğrafları ve filmleri göstererek anlatacağı kişileri tanıtıyor. Ardından istiklâl Caddesi’nden Tünel’e kadar, bazı ara sokaklara saparak yürünüyor. Beyoğlu, bu güzergâhlardan biri. “Aşk Harita-sı”nda da sinema yıldızlarından bol bol bahsediliyor. Bazen yazarlar da sohbete dahil oluyor. Ayrıca binalarda yaşamış olanlarla ilgili az bilinen hikâyeler anlatıyor. Örneğin, Mısır Apart-manı’nda heykeltıraş Iraida Barry ve eşi Albert Barry hakkında konuşuyor. Hikâyelere Karaköy ve civannda devam ediyor Bundan sonraki adım vapurla Üsküdar. Orada bir süre kaldıktan sonra özel bir tekneyle Boğaz’da sohbete devam ediliyor. En son Beykoz Kundura işçilerinin hikâyelerini din ledikten sonra Tarabya’ya yanaşılıyor ve arabayla Taksim civarma dönülüyor.

Gezinin kahramanlarından biri de sessiz sinemanın ünlü aktörlerinden Ivan Mousjoukine. İstanbul’la ne ilgisi var demeyin. Gezi işte böyle sürprizlerle de dolu…

HAVADAN ŞEHRİN DÖRT BİR YANI

İstanbul’u en kısa zamanda ve en geniş çapta gezmek isteyenlerin birinci tercihi mutlaka helikopter turu olurdu.

Diğer turlara göre daha maliyetli olan bu turu yapabilmenin diğer bir yolu da ödül olarak kazanmak. Şirketler de bazen çalışanlarına performansları karşılığında böyle geziler armağan edebiliyor. 15 dakikadan 60 dakikaya kadar isteğe bağlı sürelerde gerçekleştirilen turlarda Haliç, Tarihi Yarımada, Boğaz, Kadıköy, Karadeniz girişi ve Adaları havadan görmek mümkün.

KARAKÖY TURU

Tarih severler, gezginler, sanat severler ve aslında herkes için uygun bir gezi güzergahı. İstanbul’un en eski ve en renkli semtlerinden biri olan Karaköy yüzyıllar boyunca önemli bir liman ve ticaret merkezi olmuş, birçok kültürden hatıra biriktirmiş. Bir dönem görkemini kaybetse de son yıllarda açılan sanat galerileri, tasarım dükkanları, kafe ve restoranlarla tarihsel ve kültürel geçmişini modem bir yüzle birleştirerek yepyeni bir görünüm kazanıyor. Dar sokaklarında salınırken gizli kalmış mimari yapılar, akıllarda kalacak hikayeler ve manzaralar birbiri ardına geliyor. Karaköy gezisinde her damağa hitap eden lezzetler de bulmak mümkün. İstanbul Hakkında Her Şey kitabının yazarı rehber Saffet Emre Tonguç, Karaköy için özel bir program yapıyor.

ÇİÇEK KÜLTÜRÜ

İstanbul Boğa-zı’nda, İstanbul florasında Akdeniz iklim tipinin göstergesi olan ve son maki alanlarının bulunduğu İstanbul korularına flora gezisi yapılıyor. Istinye’den Emirgan Korusu’na hareket edilerek lale ve erguvanların keşfi, Yıldız Korusu’nun gezilmesi, ardından karşıya geçilerek Hidiv ve Fethi Paşa Ko-rusu’ndaki floranın gezilmesi ve İstanbul’da unutulan çiçek kültürü… İşte tur programının içeriği böyle.

SURLAR VE TARİH

Ayvansaray’dan Yedikule’ye kadar surlar boyunca uzanan bu bölge, tarihten gü-nümüze mistik havasını korumasının yanı sıra bugün birçok dinin ve tarikatın izlerini taşıyor. İstanbul’u dışarıdan kucaklayan şehir duvarlarının hikayesi için farklı rotalar mevcut. Ahırkapı’dan başlayan da var, Taksim’den Haliç surları boyunca ilerleyip Ayvansaray’a geçip kara surları boyunca devam eden de.

Şenay TÜRKELİ / Fest Travel Adım Adım İstanbul Satış ve Operasyon Sorumlusu
28 yıldır Haliç en gözde rota

Şirketlere sık sık motivasyon amaçlı geziler düzenliyoruz ve bu geziler özellikle ilkbahar ayları itibari ile yoğun bir talep görüyor. En çok rağbet gören rotamız Köşe Bucak Haliç olarak planladığımız Fener-Balat ve Ayvansaray rotası. Bu rota Adım Adım İstanbul markamız çerçevesinde bu sene 28. yılını doldurduğumuz bir gezi programına sahip. Bu rotayı şirketlere özel olarak ortalama 10 kişiden başlayarak 40-45 kişiye çıkabileceğimiz şekilde planlıyoruz. Bu rota çok dinlilik görebileceğimiz bir mirasa sahip. Programımız içerisinde özel izinler alarak ziyaret ettiğimiz cami, kilise ve talep edilen güne göre sinagog ziyaretlerinden oluşuyor. Gezi tam gün ya da yarım gün olarak planlanabiliyor. Şirketlerin taleplerine göre, rota kahvaltılı, öğle ve akşam yemekli olarak da organize edilebiliyor. Katılan sayısı 13’ün üzerinde olursa rehberimizi daha iyi dinlemek ve rahat fotoğraf çekilebilmesi için dinleme cihazlarımızı ve programa özel hazırlanmış gezi kitapçığımızı veriyoruz. Programımızın fiyat aralığı kişi sayılarına ve şirketlerin içeriğe dair taleplerine göre değişiklik gösteriyor. Şirketler artık farklı etkinliklere ağırlık vermeyi ve çalıştıkları, yaşadıkları şehri tanımayı ön plana almaya başladılar. Bilhassa beyaz yakalı çalışanlar tüm gün ofislerde, plazalarda çalışıyorlar ve dışarıda vakit geçirebilecekleri bir etkinlik onlar için ideal oluyor. Bir şirket kültür gezisi etkinliği ile hem çalışanlarına motivasyon sağlamayı hedeflerken bir başka şirket bunun yanı sıra yüksek düzey yöneticileri ile çalışanları bir araya getirebilmeyi hedefleyebiliyor.

Sibel TUNA / Antonina Turizm Genel Koordinatörü
Şirketlere özel promosyonlarımız var

Şirketlere özel organizasyonlar yaparken, kurumlan dinlemeye ve beklentilerini anlamaya önem veriyoruz. Hedeflere göre, belki de web sayfamızda bulamayacağınız bir organizasyona imza atabiliyoruz. Örneğin, Silkar Madencilik, yurtdışına el yapımı mozaik çalışmalar ihraç eden bir kurum. Bu kurumun yönetim ve fabrika çalışanlarına özel, tarihte mozaik serüveni turunu hazırladık. Ya da Arzum’un Okka makinesi çıkmadan, Arzum Ar-Ge ekibi ve yönetimine özel Türk kahve kültürü gezisi organize ettik.

Açık ara önde olan ve en çok ilgi gören tur Fener Balat turu. Ancak benzer zenginliği İstanbul’daki farklı turlarda da yakalamak mümkün. İstanbul turlarıyla ilgili özel bir talep geldiğinde, tek kişilik de, yüzlerce kişilik de organizasyon yapabiliyoruz. Kişi sayısı, tabii ki fiyatı etkiliyor. Fiyatlar, turun içeriğine göre, turda sunulan hizmetlere göre değişiyor. Örneğin, bir Fener-Balat turunun fiyatı 135 TL iken, İstanbul’da Noel turunun fiyatı 335 TL. Yani içerik, fiyatı belirliyor. Şirketlere özel promosyonlar uyguluyoruz. İşbirliği içinde olduğumuz kurumlardan bazıları, intranet’lerinde, seçtikleri turlarımızı, o kuruma özel fiyatlarla duyuruyor. Günümüz dünyasında, kendimizi daha iyi hissetmek, kendimizi daha iyi ifade edebilmek, entelektüel birikimimizi geliştirebilmek ve farklı bakış açıları kazanabilmek için kültürel turlara büyük ihtiyaç var. Şirketlerin bu turlara katılmalarının nedenlerinin başında ekip olarak bir şeyler yapabilmek geliyor. Çünkü dört duvardan sıyrılıp, sınırlarımızı dünya olarak genişlettiğimizde, tur sonrası pazartesi günü işbaşı yapınca, enerji ve üretkenlik büyük ölçüde artıyor.