Genç Kalmak ve Güzellik İçin Öneriler

Genç Kalmak ve Güzellik İçin Öneriler

GENÇLİK RITUELLERI

Beslenme, egzersiz ve yaşa göre stilize edilmiş bir moda anlayışı: Kendinizi vücudunuzla barışık, daha iyi ve daha mutlu hissetmenizi sağlayacak tüm iyi fikirleri bir araya getirdik.

DİŞLERİNİZİ SIKMAYIN

Terapistlere göre, vücuttaki tüm fiziksel ve psikolojik acıların metabolizmaya etkisi göz ardı edilemeyecek kadar yüksek. Yanlış duruşlar, geçirilen kazalar, stres ve negatif düşünceler tüm organizmaya zarar veriyor. Gergin olunduğunda dişleri sıkmak da bizleri olumsuz etkiliyor. Ki-nesiyoloji uzmanı Jocelyne Rolland, “Diş sıkmak yüzün alt kısmının erken yaşlanmasına sebep oluyor. Dudak kenarları, boyun ve çene gerginlik yüzünden erken deforme oluyor” diyor. Diş sıkmanın tersine gülümsemenin ciltteki çizgileri yukarı çektiğini ekliyor. Tavsiyemiz: Bilgisayar başındayken hep işimize odaklandığımız için farkında olmadan yanlış oturabiliyor, can sıkıcı bir elektronik posta aldığımızda farkında olmadan dişlerimizi sıkabiliyoruz. Önlem olarak bilgisayarın başına geçer geçmez dudaklarınızı hafif aralayın. Dişlerinizin birbirine temas etmemesine dikkat edin. Hatta hafif bir gülümseme de iyi fikir!

guzellik

YÜZÜNÜZE MASAJ YAPIN

Masaj, kasları uyarır, drenaj ve kan dolaşımını destekler. Cilt bakım uzmanı Aline Faucheur, bir Japon tekniği olan Kobido masajını öneriyor. Yüzün her bölgesi için beş ya da on tekrarlık setler halinde uygulamanız gereken birkaç hareket anlatıyor. Akşamları yüz kremini sürerken sadece beş dakikanızı ayırmak, cildinizdeki kan dolaşımını artırarak daha sağlıklı bir görünüme kavuşmanızı sağlayabilir.

1. Parmaklarınızı kaydırın. Boynunuzdan çenenize doğru ritmik hareketlerle parmaklarınızı kaydırın. Cilde baskı uygulamalı ve derin dokunuşlar yapmalısınız.

2. Makas hareketi. Çenenizi iki parmağınız arasmda sıkıştırıp parmaklarınızı kulaklarınıza doğru sıkarak kaydırın.

3. Parmak uçlarınızı kullanın. Çenenizden orta yüz bölgesine doğru parmak uçlarıyla cildinizi gerginleştirerek dokunun. Aynı dokunuşları dudak çevresinden kulaklara ve burundan alın bölgesine doğru da uygulayın.

4. Göz çevresini uyarın. Göz çevresinde kan dolaşımını hızlandırmak için gözlerinizin kenarından şakaklara doğru parmaklarınızı bastırarak kaydırın. Hareketi 5-10 kez tekrarladıktan sonra gözlerinizi kapatın, ritmik parmak vuruşlarıyla masaj yapın.

5. Alın çizgilerini açın. Parmak uçlarınızı alnmızda yatay bir düzlemde kaydırın. İki elinizle alnınızın merkezinden yanlara doğru derin bir baskıyla kırışıklıkları ezerek masaj yapın.

BAŞ AŞAĞI DURUN!

Yoganın sağlıklı yaşlanmaya katkısı olduğu kanıtlanmış bir gerçek. Stresle baş etmemize yardım ediyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve hastalıklara karşı direnç sağlıyor. Özellikle baş aşağı duruşlar vücuda çok iyi geliyor. Paris Bikram Yoga Merkezi’nin kurucusu Frederic Choukroun, “Baş, kalpten daha aşağı bir doğrultuda durduğu zaman kalp atışları yavaşlar. Bu da sakinleşmek, hayatın ezici hızına birkaç dakikalığına da olsa dur demek için birebirdir” diyor ve yoganın vücut, zihin ve ruh sağlığına kazandırdıklarını anlatıyor. Yoga sayesinde beyne daha fazla oksijen gidiyor, endokrin bezleri daha çok hormon salgılamaya başlayarak vücuda direnç kazandırıyor.

Diğer avantajlarını da şöyle sıralayabiliriz: Kan dolaşımını hızlandırıyor, lenflerin daha hızlı çalışmasını sağlıyor, daha fazla oksijen alındığı için cilt daha pürüzsüz oluyor ve metabolizma hızı yükseliyor. Orta veya ileri düzeyde yogi ve yogini’ler için baş üzerinde durulan kral ve kraliçe pozisyonları kalp atışlarını yavaşlatmak için ideal. Başlangıç seviyesindekiler içinse daha pratik pozisyonlar tercih edilmeli. Mesela baş aşağı köpek pozisyonu: 1. Ayaklarınızı kalça hizasında açın ve bedeniniz V şeklini alacak şekilde ellerinizi öne doğru getirin. 2. Nefes alın ve başınızla bedeninizi içeri doğru çekerek nefes verin. Kalçalarınız zemine bakmalı, kollarınız iyice gerilmiş, başınızın arkasıyla sırtınız düz bir çizgi oluşturmalı.

PROTEİN KAHVALTISI

Jocelyne Rolland, “Kas, vücudü genç tutar” diyor. Yıllar içinde metabolizma hızı yavaşlar ve yediklerimiz vücudumuza fazla kilolar olarak yerleşir. Kaslı bir vücutta metabolizma hızı daha yüksektir. Kas oranı arttıkça vücudun tükettiği kalori oranı da artar. Kaslar aynı zamanda vücudun diriliğini ve yüzün canlılığını da etkiler. Amerikan “Journal of Nutrition” beslenme dergisine göre, her öğünde protein tüketmektense, sadece sabah kahvaltısı ve akşam yemeğinde proteinle beslenmek vücut için daha iyi.

Kasları besleyen protein böylece yüzde 25 daha aktif hale geliyor. Protein alimini günde 50 gr’la sınırlamak kasları güçlendirmek için yeterli. Hayvansal proteinlerle bitkisel proteinleri birlikte tüketmek dengeli ve sağlıklı bir beslenmenin olmazsa olmazı. Tofu, mercimek, kinoa, ceviz ve badem, bitkisel protein kaynaklarından sadece birkaçı.

KOŞMAYA BAŞLAYIN

Copenhagen City Heart (Kopenhag Şehri Kalp Çalışması), koşmanın, yaşam süresini, kadınlarda ortalama 5, erkeklerde 6 yıl uzattığını söylüyor. Bu yeteri kadar etkili bir motivasyon, değil mi? Üstelik öyle maraton koşmanız da gerekmiyor. Haftada toplam 2 saatlik bir koşu yeterli. Bu süreyi 2 ya da 3 set olarak yapmaksa ideali… Koşunun ortalama bir hızla gerçekleşmesi gerektiğini unutmayın. Şöyle ki, nefes nefese kalmayın ama kendinizi hafifçe zorlayın. Koşmak kardiyovasküler sistemi güçlendirdiği gibi, kemik yoğunluğunu artırıyor ve organizmada meydana gelen iltihaplanmaları azaltıyor. Yani aslında tam bir anti-aging görevi görüyor.

DURUŞUNUZU DÜZELTİN

Jocelyne Rolland, “Günlük hayatınızda düzgün durmuyorsanız her gün 1 saat spora gitmenize gerek yok” diyor. Eğer dikkat etmezsek yanlış duruş pozisyonları sırt ağrısına, boyun sıkışmasına ve göbekte katlanmaya neden olabilir. Dinamik bir silüete sahip olmak için, düzgün bir duruşla kasları her an uyarmak gerek.

Otururken bel kısmında hafifçe bir oyukluk oluşturun ve karnınızı düzleştirin. Yürürken, yine bu hafif oyukluğu sırtınızın alt kısmında hissedin ve omuzlarınızı kollarınıza doğru eğerek daha dik durmaya çalışın. Başlarda biraz karışık gelebilir ama bu yöntemle kısa sürede kendinizi daha iyi hissedeceğinize emin olabilirsiniz.

DNA’YI BESLEYİN

Sağlıksız bir yaşam tarzı telomer (DNA dizileri) kısalmasına, bu da hücre yaşlanmasına sebep oluyor. Neyse ki düzgün bir beslenme planıyla işleri lehinize çevirebilirsiniz. DNA üzerinde olumlu etkilere sahip besinler arasmda C vitamini (portakal, kivi, biber), E vitamini (üzüm çekirdeği, badem, buğday özü yağları) ve D vitamini (yağlı balıklar) bulunmakta. Ayrıca, balık yağı, kolza yağı ve cevizde bulunan omega 3 de oldukça faydalı.

ŞEKERLE VEDALAŞIN

Günde iki kutu gazlı içecek, 4 yıldan 6 yıla kadar erken yaşlanmaya sebep oluyor. “American Journal of Public Health” dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, deneklerden her gün şekerli gazlı içecek tüketenlerde telomerlerin daha kısa olduğu gözlemlendi. Telomer kısalması erken yaşlanmanın en belirgin sebeplerinden biri. İltihaplanma, glikasyon ve kolajen liflerinin sertleşerek cildin sıkılığını kaybetmesinin temel sebeplerinden biri de fazla şeker tüketimi.

AZI KARAR, ÇOĞU ZARAR

Makyajda olduğu gibi saç modellerinde de yalın olmak, güzelliğe ulaşmayı kolaylaştırıyor. Aradığınız kanıtı, ünlülerin değişimlerinde bulabilirsiniz!

güzellik-2




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir