Bahar Diyeti’yle Forma Girin ve İncelin

Kış aylara biter bitmez herkesi bir telaş alıyor hızla kilo verme yarışına giriliyor. Oysa ideal olan her mevsimde vücuda ihtiyacı olanı vermek ve kiloyu koruyabilmek. Sağlığınızı riske etmeden, yaza kadar kilo vermenizi sağlayacak önerileri ve formülleri uzmanından öğrendik.

Tüm beslenme uzmanları “Diyetin mevsimi olmaz” dese de bahar ayları geldi mi herkesi bir telaş alıyor. Kışın kilolar almıyor, spora ara verilmiş oluyor veya hiç başlanmamış… Peki her mevsim ideal kilomuzu korumamız gerekirken neden kış sonrası bu hataları tekrarlıyoruz? Acıbadem Etiler Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Melis Torluoğlu, kış aylarında evlere kapanıp, daha uzun saatler televizyon karşısında vakit geçirmenin kilo aliminin sebeplerinden biri olduğunu söylüyor. Dyt. Torluoğlu’na göre, hızlı sonuç alma çabasıyla yapılan diyetlerin kalp-damar sağlığına da olumsuz etkileri olabiliyor.

YAZA HAZIRLIK İÇİN YAPILAN BAHAR DİYETLERİ SİZCE KİLO VERMEK İÇİN KISA BİR ZAMAN MI?

Kış ayları havaların soğuması birlikte kilo artışını tetikleyebiliyor. Vücut ısısını korumak için yağlanma eğilimine girerken, televizyon karşısında tüketilen yüksek kalorili gıdalar ise süreci hızlandırıyor. Bahar aylarının gelmesiyle birlikte dışarıda harcanan süre artarken kışın kazanılan kiloları verme heyecanı içerisinde hızlıca sonuç almayı hedefleyen diyet programları ile yaza hazırlık başlıyor. Fakat ideal olan metabolizmayı mevsimlere göre sınıflandırmak değil, her mevsimde ihtiyacı olanı vermek ve ideal kiloyu korumak.

NEDEN HIZLI VERİLEN KİLOLAR KALICI OLMUYOR?

Hızlı bir şekilde kilo kaybmı hedefleyen programlar genellikle düşük kalorili ve besin öğelerinden yoksun programlar şeklinde düzenleniyor. Bu şekilde beslenmek yağ yakmaktansa kas kaybını beraberinde getiriyor. Kas kaybı metabolizmayı yavaşlatıyor ve siz standart beslenme düzeninize geri döndüğünüzde artık daha yavaş çalışan metabolizmanıza eski kullandığınız enerji fazla gelmeye başlıyor. Yeniden kilo alma süreci tetiklenerek bu kısır döngü devam ediyor.

EĞER KİŞİ ÖNERİLENDEN DAHA FAZLA KİLO VERDİYSE HANGİ SAĞLIK PROBLEMLERİYLE KARŞI KARŞIYA KALABİLİYOR?

Besin öğelerinden yoksun düşük kalorili bir programla hızlı bir şekilde kilo kaybeden bireylerde; yorgunluk, halsizlik, bağışıklık sisteminde zayıflık, yoğun kas kaybına bağlı olarak aritmi veya kalp krizi, ürik asit yüksekliği ve buna bağlı gelişen gut rahatsızlığı, sıvı-elektrolit dengesizliği ve böbrek rahatsızlıkları, yüksek kolesterol, kalp-damar rahatsızlıkları ile osteoporoz riski artabiliyor.

BAHAR AYLARINDA HIZLI DİYET İÇİN BUZDOLABINDA NELERİ BULUNDURMALI? HANGİ BESİNLERİ MUTFAĞA SOKMAMALI?

Kilo kaybını ve yağ yakımmı hızlandırmak adına; süt, yoğurt, kefir gibi besinleri günlük olarak düzenli bir şekilde kullanmak kalsiyum alımıyla birlikte yağ yakımmı hızlandırıyor. Aynı zamanda ceviz, findik, badem gibi yağlı tohumlar içerdikleri sağlıklı yağ asiüeri ile birlikte depo yağlarm yakılmasına hız kazandırabiliyor. Haftada iki kez somon tüketimi leptin dediğimiz tokluk hormonu seviyeleri artırarak uzun süreli tokluk sağlıyor ve enerji alimim kontrol ediyor. Kızartmalar, şarküteri ürünleri, sakatatlar, şekerli ve alkollü içeceklerin kesinlikle tüketilmemesi gerekiyor.

GÜNDE KAÇ KALORİ TÜKETMELİ VE KAÇ ÖĞÜN YAPMALI? KAHVALTIYI ATLAMAK KİLO VERMEYE YARDIMCI OLUYOR MU?

Günlük olarak ana öğünler adını verdiğimiz sabah, öğle ve akşam yemekleri adanmadan düzenli olarak tüketilmeli, tüm bu öğünlere ek olarak en az bir ara öğün yapılmalı. Gün içerisinde en atlanmaması gereken öğün kahvaltı.

Gece boyu devam eden açlık sürecinin ardından düşen kan şekeri seviyeleri ve yavaşlayan metabolizmayı toparlamanın tek yolu kahvaltı yapmak. Kahvaltı öğünü tüketilmediği takdirde metabolizma hızı yarı yarıya düşüyor. Kilo kaybına yönelik bir süreç izleniyorsa erkeklerde günlük ortalama 2000-2200 kalori, kadınlarda da 1400-1600 kalori enerji alımı yeterli oluyor.