Şimdi Budva’da tatil zamanı
Karadağ’ın sahil kenti Budva turizmcilerin en yeni gözdesi. 16 bin nüfuslu bu güzel belde gezginler arasında çok popüler. Venedik tarzı mimarisi, tertemiz denizi ve vizesiz seyahat imkanıyla Türk turistlere çok şey vaat ediyor…
TATİL rahatlatıcı ve keşfetmeyi içeren bir eylem olarak tanımlanıyor. Bu eylemin tadım alanlar sürekli yeni yerler keşfetmek istiyor. Gezginlerin bu taleplerini bilen turizmciler ise onlara sürekli yeni yerler bulmak zorunda kalıyor. Turizmcilerin gezginlere önerdiği ve gidip gelenlerin anlata anlata bitiremediği, son dönemin modası bir yerden söz etmek istiyoruz; Karadağ’ın sahil beldesi Budva’dan… Budva’yı cazip kılan özellikleri turizmcilere sorup öğrendik, işte ayrıntılar…
Karadağ turizminin merkezi olan Budvanska Rivijera kıyı şeridinin merkezi konumundaki Budva, kumsalları, iyi korunmuş Akdeniz mimarisi ve özellikle canlı gece hayatıyla öne çıkan bir destinasyon. Bu özellikleri yılda 600 bini aşan turisti ağırlamasına yol açıyor. Konuştuğumuz turizmciler ucuz ve eğlenceli bir gezi arayanlara özellikle de vize derdiyle uğraşmak istemeyenlere Budva’yı öneriyorlar.
POPÜLER DESTİNASYON
Budva’yı 2010 yılı sonrası Balkan kültür turlarına dahil ettiklerini söyleyen Prontotour Yönetim Kurulu Başkanı Ali Onaran, “Türk Hava Yolları ile doğrudan Potgoritza’ya uçurduğumuz üç ve yedi gecelik paketler hazırladık. Türkçe rehberli üç gecelik gezimiz 399, yedi gecelik gezimiz ise 599 euro’dan başlıyor” diyor.
Budva’nm Adriyatik Denizi’nin en güzel tatil merkezlerinden biri olduğunu vurgula yan Onaran şu bilgileri veriyor: “Dalmaç-ya’nın dantel gibi kıyılarını gezmek için konaklayabileceğiniz çok şirin bir kasaba. Türklerin sevdiği kum plajları, tertemiz denizi, çok hareketli gece hayatı ile çekici ve bir o kadar da bize yakın. Sadece bir buçuk saat uçuş mesafesinde ve üstelik vize gerekmiyor. Surlarla çevrili, tarihi dokusu, Kotor gibi hiç bozulmadan korunmuş ortaçağ kale şehirlerine yakınlığı cazibesini daha da artırıyor.”
TEMBEL İNSAN FİGÜRLERİ
Bölgenin yemek kültürünün damak zevkimize yakın olduğunu belirten Onaran, Budva’ya gidenlerin mutlaka yapması gerekenleri ise şöyle özetliyor: “Şopska salatası denenmeli. Tembel insan figürleri ile sıkça karşılaşabilirsiniz; yöre halkının keyfine düşkün insanlar olduğunu simgeleyen bu küçük figürler hatıra eşya olarak alınabilir. Budva’ya gitmişken, Schengen vizesi olanlar iki saat mesafedeki Dubrovnik’i mutlaka görmeli. Vizesi olmayanlar; 15-20 dakika mesafedeki Sveti Stefan adası, yarım saat mesafedeki eski Kotor şehri ve iki saat mesafedeki Mostar’ı ziyaret edebilir.”
Budva’ya gideceklerin gece hayatını atlamamaları gerektiğini hatırlatan Gezimanya Genel Koordinatörü Tuğçe Yılmaz ise, “Hem Budva’nın içinde, hem de Jaz, San Stefanos gibi çevre koylarında dolunay partilerinden dans festivallerine kadar çok değişik ve renkli gece eğlenceleri bulmak mümkün” diyor.
Türkiye’ye çok yakın olması, vizesiz gidilebilmesi ve kurların yükseldiği bir dönemde ucuz kalmasından dolayı Bud-va’nın çok cazip olduğunu belirten Yılmaz, “Avrupa’nın, özellikle Akdeniz’in diğer turistik merkezlerinden daha ucuz bir alternatif olmasına karşın tarihi ve doğasıyla rakiplerinden hiç de geri kalmıyor. Durmitor Milli Parkı üç saat mesafede bulunuyor. Bölge Avrupa’nın en büyük, dünyanın en büyük ikinci kanyonu olan Tara’ya ve birçok buzul gölüne ev sahipliği yapıyor. Budva’ya bir saat mesafedeki Işkodra Gölü de görülmeye değer” diyor.
399 EURO
Jollytur Yurtdışı Turizm Bölüm Müdürü Tolga Tekin, bu yıl yaptıkları tanıtıcı faaliyetler sonucu Budva’nın Türklerin ilgi gösterdiği bir destinasyon haline geldiğini belirttikten sonra bunun nedenlerini şöyle özetliyor: “Türklere vize uygulamıyorlar. Bir saat 15 dakikalık uçuşla kolayca ulaşılıyor. Yüzde 100 organik yeme içme, Dalmaç-ya kıyılarında denize girme imkanı bulmak mümkün. Kent ayrıca Avrupa’nın en iyi gece kulüplerine de sahip.”
Üç ila yedi gece arasında değişen sürelerde turlar düzenlediklerini belirten Tekin, kişi başı fiyatlarının 399 euro’dan başladığını belirtip, “Fiyata üç veya dört yıldızlı otellerde her şey dahil konseptiyle konaklama, Türk Havayolları ekonomi sınıfı İstanbul-Podgorisa-İstanbul uçak bileti dahil. Vergi, transferler ve seyahat boyunca Türkçe rehberlik hizmetleri de fiyatın içinde” diye ekliyor.
“ÇOK RENKLİ BİR KENT’
Setur Dış Turlar Müdürü Yeşim Özal-tay ise, Budva’nın küçük bir yer olması nedeniyle yürüyerek keşfedilebileceğini söyledikten sonra, “Old Town bölgesinde yer alan surların içinde ve kalenin etrafında yürüyüş yapabilir, deniz ve plajlarında tatil keyfi yaşayabilirsiniz. 82 km uzunluğu ile Colorado Nehri’nden sonra dünyadaki en uzun kanyon olan Tara’da keyifli bir jeep safari yapabilirsiniz.
Ardından 16 km uzunluğundaki Tara Nehri’nde raf-ting yaparak unutulmaz bir macera yaşayabilirsiniz” diyor.
Beş yıldızlı otelde, tam pansiyon, beş gece konaklamalı turların Haziran ve Eylül dönemi fiyatlarının kişi başı 669 euro, Temmuz ve Ağustos aylarında ise 719 euro olduğunu belirten Özaltay şu bilgileri veriyor:
“Liman şehri olmasından dolayı deniz ürünleri mutlaka denenmeli. Jadran Restaurant ve Olympic Restaurant mutlaka uğranması gereken mekânlar. Karadağ Limanı, Monaco’dan sonra Avrupa’nın en pahalı limanıdır. Bu bölgede Regent Port Montenegro Hotel’in dünya mutfağı servisi veren restoranı limanda demirleyen turistlerin uğrak yerlerin-dendir. Kent yaz aylarında çok eğlenceli bir gece hayatına sahip. Küçük meydanları, kiliseleri ve otelleri ile ünlü ada köyü Sveti Stefan, doğal yaşam öğeleri bulunan Sveti Nikola Adası, kiliseler, etnografya ve arkeoloji müzeleri ve plajları mutlaka görülmesi gereken yerler.”